Hüseyin Güngör-Astana
Türkiye’nin Astana Büyükelçiliğinin, yeni doğan çocuklara pasaport
vermeyerek ailelerin Türkiye’ye dönmeleri konusunda baskı ve şantaj yapmasının
‘aşağılık bir uygulama olduğunu belirten Siyaset Bilimcisi ve Ekonomist Oljas Kudaybergenov, Türk öğretmenlerin Kazakistan
vatandaşlığını almalarını önlemek için elçilik tarafından ortaya
konulan engellere işaret ederken ayrıca Türkiye’ye dönen öğretmenlerin
ise uydurma sebeplerden çok ağır şartlarda hapis yatma risklerine vurgu yaptı.
AKP ve Erdoğan rejiminin Türk okulları kapatmak için özel çaba gösterdiği Kazakistan’dan baskılara yönelik tepkiler gelmeye devam ediyor. Devlet Başkanı
Nursultan Nazarbayev’in, önceki gün bir basın toplantısını düzenleyerek, ülkesinde
25 yıldan beri faaliyet gösteren Kazak Türk Liseleri ve öğretmenleri için; “Liseler Kazakistan’ındır, öğretmenleri Türkiye’ye iade etmeyeceğiz ve bu konu kapanmıştır!” açıklamasınden sonra, bir destek de ülkenin önemli Siyaset Bilimcisi Oljas Kudaybergenov’dan geldi. Kazakistan’ın tanınmış Siyaset Bilimci Yazar Kudaybergenov, Türkiye’nin Astana Büyükelçisi
Nevzat Uyanık’a açık bir mektup yazarak, yapılan yanlışlara işaret etti. Söz konusu mektubun birer kopyasını
ise; Kazakistan Dışişleri Bakanı Kairat Abdrahmanov ve Kazakistan Başsavcısı Jakıp Asanova’ya gönderen
Kudaybergenov; Nevzat Uyanık’a hitaben yazdığı mektubunda; Türk Büyükelçinin,
Kazakistan’ın içişlerine karıştığını, buna hiçbir şekilde hakkının olmadığının
ve bu girişimlerin, Kazak halkına ve yönetimine büyük bir
saygısızlık olduğunun altını çizdi.
MEKTUP KAZAK DİŞİŞLERİ BAKANI VE BAŞSAVCISINA DA GÖNDERİLDİ
Mektupta devamla; Kazakistan’daki Türk okullarının
kapatılması için Türkiye’den sürekli bir baskının var olduğuna işaret eden Oljas Kudaybergenov, Kazak Türk Liselerinin, Kazakistan Eğitim
Bakanlığına ait kurumlar olduğunu bir kez daha hatırlatarak, “ Bu baskılar
kabul edilemez ” dedi. Büyükelçi Nevzat Uyanık’ın geçen sene Kazak-Türk Liselerinin
faaliyetlerinin meşruiyetini sorgulayarak, bu okulların Türk makamları
tarafından onaylanmadığına dair güvenilmez bilgiler verdiğini hatırlatan
Kudaybergenov, Türk Büyükelçinin iki ülke ilişkileri sürecinde, büyük bir hata
yaparak ‘tarihe’ geçtiğini kaydetti.
YENİ DOĞAN BEBEKLERE PASAPORTUN VERİLMEMESİ AŞAĞILIK
BİR UYGULAMA
Elçiliğin yeni doğan çocuklara pasaport vermeyerek
ailelerin Türkiye’ye dönmeleri konusunda baskı ve şantaj yapmasının ‘aşağılık
bir uygulama olduğunu belirten Kudaybergenov, Türk
öğretmenlerin Kazakistan vatandaşlığını almalarını önlemek için
elçilik tarafından ortaya konulan engellere işaret ederken ayrıca Türkiye’ye
dönen öğretmenlerin ise uydurma sebeplerden çok ağır şartlarda hapis
yatma risklerine dikkat çekti.
KAZAK TÜRK LİSELERİ 35 BİN KAZAK ÇOCUĞUNA MÜKEMMEL
EĞİTİM VERDİ
Ahmet Yessevi Üniversitesi mezunu olan ünlü ekonomist ve Siyaset bilimcisi, ülkede faaliyet gösteren Kazak-Türk Liselerinde hiçbir zaman okumadığını ancak bu okullardan mezun olan çok sayıda arkadaşı olduğunun altını çizdi.Kazak-Türk Liselerinden, bu güne kadar 35 binden fazla
Kazak gencinin, mükemmel bir şekilde eğitim aldığının altını çizen
Kudaybergenov, son 20 yılda ulusal ve uluslararası bilim olimpiyatlarında
Kazakistan için kazanılan ödüllerin yüzde 90’ını bu okulların kazandığına vurgu
yaptı. Kazak gençlerinin dünyayla entegre olmasında Kazak-Türk Liselerinin
büyük katkı sağladığını hatırlatan Siyaset Bilimci, bu okulların ülkenin
geleceği adına eşsiz bir model olduğunu ifade etti.
EĞİTİM GÖNÜLÜLERİ, FEDAKÂRLIKLARIYLA KAZAKLARA İLHAM
KAYNAĞI OLDU
Mektubunun devamında, Kazak Türk Liselerinde görev
yapan öğretmenlerin, yapmış olduğu fedakarlıklara da dikkat çeken
Kudaybergenov, “ Kazakistan’ın en zor zamanlarında bu öğretmenler
fedakarlıkları sayesinde Kazak gençlerine ilham oldu ” dedi. Ülkenin bağımsızlığının ilk yıllarından itibaren az
bir maaş karşılığı Kazakistan’a gelerek eğitim veren fedakâr eğitimcilerin ve
kurmuş oldukları eğitim kurumlarının Kazak toplumunun gelişmesine büyük katkısı
olduğunun altını çizdi.
20 YILDA 1000 MADALYA KAZANDIRAN ÖĞRETMEN, ÜLKEYE
SOKULMUYOR
Son zamanlarda Kazak yetkililerin bu okullarda uzun
zamandır öğretmen olarak görev yapan bazı öğretmenlere vize vermediğini de hatırlatan
Oljas Kudaybergenov, “ 22 yıldan beri ülkeye 1000’den fazla madalya kazandıran
Biyoloji öğretmeni Bayram Kenci’nin hiçbir sebep gösterilmeden Kazakistan’a girişine izin bile verilmedi. ”
15 yıldan bu yana Olimpiyat Koordinatörlüğü
yapan Kenci’nin, 2015’de Eğitim Bakanlığının, ‘ eğitim sürecinin
organizasyonuna ve geliştirilmesine katkılarından dolayı, eğitimciler için
ülkedeki ‘en yüksek paye’ olan “ Ibrahim Altynsar üstün başarı ödülüne’ layık
görüldüğüne vurgu yapan Kudaybergenov “Böylesine değerli bir öğretmene vize
verilmediğinden Kazakistan’dan gitmesi ülkemiz için büyük kayıp ” diye ifade
etti. Ayrıca ‘Yılın Öğretmeni’ ve ‘Eğitimde mükemmel başarı’ gibi
ödüllere sahip olan Kazak Türk Liseleri öğretmenleri Enes Kurtay Çığ ve Orhan
Ahmet Öztomsuk’a da vize verilmediğini belirtti.
BASKILAR, KAZAK HALKINA VE YÖNETİMİNE BÜYÜK BİR
SAYGISIZLIK
Mektubun sonunda ülkede faaliyet gösteren Kazak-Türk
liselerinin kapatılması yönünde Türkiye tarafından yapılan tüm karalama ve
baskıların Kazak halkına ve yönetimine saygısızlık olduğunun ayrıca; Türk
büyükelçinin bu faaliyetlerinden dolayı öğrenci ve velilerin yanı sıra birçok
Kazak vatandaşının yanında itibarının ve konumunun ciddi zarar gördüğünü yazdı.
Kudaybergenov mektubun sonunda, bu türlü mesnetsiz
girişimlerin Kazak halkına ve yönetimine büyük bir saygısızlık olduğunu bir kez
daha hatırlatarak, iki ülke ilişkilerinde kötü rol alan Türk Büyükelçisi Nevzat
Uyank’ın cevaplaması için, şu somut soruları sordu:
1 – Kazak
Türk Liseleri, isimde ve hukuki yapısında değişikliğe gitmesiyle birlikte zaten
hiçbir şekilde Türk vatandaşlarına veya ticari yapılara ait olmayan bu okulları
kapattırmak için Eğitim Bakanlığı’ndan ve diğer devlet organlarına birçok defa
sözlü ve yazılı talepte bulunduğunuza dair söylentiler doğru mu?
2 – Türk
öğretmenlerin sınır dışı edilme hedefine ulaşmak amacıyla, Türkiye
Büyükelçiliği’nin Kazak yetkilileri maddi menfaat karşılığında “satın almaya”
yönelik girişim söylentileri doğru mu?
3 – Sizin
yakın çevrenizde Türk iş adamlarından oluşan bir yapıyı oluşturduğunuz ve bu
kişilerin ajan olduğu, söz konusu kişilerin sürekli şekilde bu eğitim çevresine
psikolojik baskı yaptığı, gerekirse yasadışı yöntemler dahil tüm tedbirleri
almakla tehdit ettikleri söylentileri doğru mu?
4 – Kazakistan’da
kalan tüm öğretmenlerin, Türkiye’ye dönmesi halinde hapse atılacağı
söylentileri doğru mu?