Önce ‘satın alındı’
denilen, ardından da Katar emirinin ‘hediyesi’ olduğu iddia edilen 500 milyon
dolarlık lüks uçakla ilgili spekülasyonların ardı arkası kesilmiyor.
18 Eylül
tarihli köşesinde, Önkibar önce, Erdoğan’ın uçakla ilgili, “Evet o uçak
Katar’dan geldi. Fiyatı da 500 milyon doların üstünde. Ancak para ödemedik
hediye. Satışa çıkınca talip olduk, Emir bize hediye etti…” sözlerini
hatırlattı, ardından şu soruları sıraladı:
Bu Haberler de İlgini Çekebilir
“Birincisi
Saray’ın hangarında 13 uçak varken, uçan bir Saray’a talip olmak neden? Dış
borç kıskacında olan Türkiye’ye yazık değil mi?
Ayrıca
madem hediye, niçin milletten ve kamuoyundan saklandı?
CHP’li
milletvekili olayı öğrenip duyurmasa gizli mi kalacaktı?
Bu
arada Katar Emiri 500 milyon dolarlık uçağı neden hediye etti? Türkiye gibi bir
ülke bedevi bir kabileden böyle bir hediyeyi nasıl kabul eder?”
Soruların
ardından, Önkibar çok önemli bir iddiada bulundu ve Katar’ın Varlık Fonu’na
ortak olacağı iddiasını aktardı.
Varlık
Fonu’nda, Ziraat Bankası, Halkbank, Botaş, THY, Eti Maden, PTT, Türksat ve
Çaykur gibi çok önemli şirketlerin bulunduğunu dile getiren Önkibar, bu
kuruluşların kamunun elindeki son kıymetler olduğuna dikkat çekti ve ekledi:
“Kısa bir
süre önce tamamı Varlık Fonuna alınmıştı.
Dahası,
son olarak yönetimine Tayyip ile damadı girmişti ki bu düzenleme tartışılmış ve
kafa karıştırmıştı. İşte Ankara’dan son kulis haberi:
Katar,
Varlık Fonuna ortak ediliyor.
Türkiye’ye
vereceğim dediği 15 milyar dolar bu ortaklık için.
Soru
şu:
Tayyip
ile damadının Varlık Fonu yönetimine geçmesinde bu ortaklık kararının etkisi
var mı?
Tayyip
Erdoğan malvarlığı beyanında kendisi açıkladı.
Bankalarda
6 milyon 300 bin lirası varmış.
Kamu
bankaları malum bu aralar yüzde 26-27 aylık faiz veriyor.
Buna
göre Tayyip Erdoğan’ın aylık faiz geliri yaklaşık olarak 140 bin lira.
Diyeceksiniz
ki Erdoğan’ın bankadaki parasının kaynağı ne?
Maaş
birikimi ile geçmişteki Emniyet Gıda şirketindeki ortaklığındandır herhalde.
Tayyip
Bey bu aralar tutumlu, zira hatırlayın yeni iktidar olduğunda “Emniyet Gıda
Şirketinden ayrılın” diyenlere şunu demişti:
‘Milletvekili
maaşım yetmiyor. Geçinemiyorum…’
Bu
aralar yettiği gibi tasarruf da yapıyor.”
