17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu yaptıkları için 2014 yılında tutuklanan ve müebbet hapis cezasına çarptırılan emniyet müdürleri arasında yer alan Mustafa Demirhan’ın eşi Esmahan Demirhan hasta yatağında ağır Kovid-19 geçirirken gözaltına alındı.
Ağır hastayken bile 8 gün yatağa kelepçeli olarak tedavi gören Demirhan’ın avukatı Sümeyra Bulduk, “Şikayetlerimiz sonucu 9. gün kelepçesi çıkartıldı. Hastane odasının camları vidalandığı için 15 gün boyunca temiz havadan mahrum bırakıldı. Zar zor nefes alarak ifade vermeye çalıştı. Bu konuşmaları örgüt propagandası sayıldı ve “17/25 operasyonları kapsamında eşinin müebbet hapis cezası alması” da gerekçe gösterilerek tutuklandı” diye konuştu.
Müvekkilim Esmahan Demirhan hasta yatağından, ağır covid geçirirken gözaltına alındı. 4 günlük gözaltı kararı bitmesine ve uzatma kararı verilmemesine rağmen hastanede 8 gün yatağa kelepçeli olarak, işkence altında, tedavi gördü. Şikayetlerimiz sonucu 9.gün kelepçesi çıkartıldı. https://t.co/xXXcTNtlqE pic.twitter.com/hBWXmtdFIY
— Sumeyra Bulduk (@sumeyrabulduk) September 15, 2021
İşte o açıklamalar;
“Müvekkilim Esmahan Demirhan hasta yatağından, ağır covid geçirirken gözaltına alındı. 4 günlük gözaltı kararı bitmesine ve uzatma kararı verilmemesine rağmen hastanede 8 gün yatağa kelepçeli olarak, işkence altında, tedavi gördü. Şikayetlerimiz sonucu 9. gün kelepçesi çıkartıldı.”
“Hastane odasının camları vidalandığı için 15 gün boyunca temiz havadan mahrum bırakıldı. Zar zor nefes alarak ifade vermeye çalıştı. Bu konuşmaları örgüt propagandası sayıldı ve “17/25 operasyonları kapsamında eşinin müebbet hapis cezası alması” da gerekçe gösterilerek tutuklandı.”
“Birileri düşman ceza hukuku naraları atmayı iyi bilirler. Yine işlerine geldiği zaman 17/25 operasyonları üzerinden siyaset yapmayı da ihmal etmezler. Ancak düşman ceza hukukunun gerçekte kimlere uygulandığını konuşmayı ne tercih ederler ne de cesaret edebilirler.”
“İnsanlığa, hukuk ilkelerine, gazetecilik ahlakına sahip olmayan kimseler bilmeliler; her şeye rağmen, haklılıkları ve masumiyetleri, benim müvekkillerimi dimdik ayakta tutmaya devam edecek.”
