Zaman Avustralya
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Yazarlar
  • Dünya
  • Politika
  • Ekonomi
  • Röportaj
  • Spor
  • Zulüm Günlüğü
  • Video Haberler
  • Diğer
    • Uzak Doğu
    • Avrasya
    • Avrupa
    • Amerika
    • Ailem
    • Teknoloji
    • Konuk Yorum
  • EN
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Yazarlar
  • Dünya
  • Politika
  • Ekonomi
  • Röportaj
  • Spor
  • Zulüm Günlüğü
  • Video Haberler
  • Diğer
    • Uzak Doğu
    • Avrasya
    • Avrupa
    • Amerika
    • Ailem
    • Teknoloji
    • Konuk Yorum
  • EN
No Result
View All Result
Zaman Avustralya
No Result
View All Result
Ana Sayfa Manşet

SSCB’nin sonunu hazırlayan olay: Jeltoksan (16 Aralık) 1986

Peki, Kazakistan Cumhuriyeti’nin 30 yıllık sürecinde Türkiye’nin rolü nedir? Ne yazık ki, benim de oralarda bulunduğum ilk 10 yıl ve sonrasında Türkiye’nin Orta Asya, dolayısıyla Kazakistan politikası, “Adriyatik’ten Çin seddine” boş lakırdısından başka somut bir icraatına şahit olmadık.

by Enes Cansever
Aralık 20, 2021
in Manşet, Video Haberler, Yazarlar
0 0
0
Başı bağlı yandaşlar, gerçekten de ‘Diliniz KABA, yüreğiniz TAŞ, vicdanınız YALAN ’mış…

 

16 Aralık, Kazakistan’ın ba­ğımsızlık yıl dö­nümü. 30 yaşına ayak bastı.

Bu tarih sade­ce Kazakistan’ın bağımsızlık yıl dönümü değil, aslında.

Bu Haberler de İlgini Çekebilir

İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

Şubat 26, 2023
Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Şubat 26, 2023

Bu tarih, SSCB’nin çöküşünün ve 15 Cumhuriyeti’nde bağımsızlığa gi­den kilometre ta­şıdır aynı zamanda.

Kazak halkı bu aya “Jeltoksan” diyor.

“Jeltoksan” sö­zü Kazakçada “Ara­lık Ayı’nı ifade edi­yor.

“Jeltoksan Olayları” ise 1986 yılının Aralık ayında Almatı’da ya­şanan ıstıraplı günlerin diğer bir adıdır.

Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev, Enes Cansever’e verdiği bir röportaj esnasında.

 

1986 yılının Aralık ayında henüz Sovyetler Birliği dağılma­mıştı.

Kazakistan Komünist Parti­si Merkez Komitesi’nin 1. Sekreter­liği (Günümüzün Cumhurbaşkan­lık makamı) görevinde ise 22 yıl­dan beri Kazak asıllı Din Muham­med Kunayev, bulunmaktaydı.

Ka­zak halkı, Kazakistan yönetimi­nin kendilerinden birisinin bu­lunmasını talep etmeleri en tabi haklarıydı.

Ve Muham­med Kunayev’in emekliye ayrılma­sından sonra, özellikle o dönem­de Gorbaçov’un yürütmekte oldu­ğu açıklık-yumuşama ve yeniden yapılanma politikaları çerçevesinde, yerine bir başka kazak asıllı liderin atanmasını bekliyordu.

Ama Moskova öyle yapmadı.

Kazakistan için bunun tam tersini yaptı.

Din Mu­hammed Kunayev’den boşalan makama, hem de Kazakistan ile hiç alakası olmayan Rus asıllı Genna­diy Kolbin oturtuldu.

Kazak gençle­ri, bu uygulamaya karşı, Kazakis­tan Devlet Üniversitesi’nden başla­yan bir direniş sergilediler.

Drenişçiler, “Kazakistan yönetimine ancak Kazakistanlı birisinin getiril­mesi gereğini” ifade ederek, Res­publika (Cumhuriyet) alanına doğ­ru, ellerinde pankartlarla yürüdü­ler.

SSCB’nin o döneminde böyle bir miting yapmak çok önemli bir hadisedir.

Büyük bir cesaret ister.

SSCB Yönetimi, gençle­rin bu haklı talebini dinlemek ye­rine, onları karşı güç kullanarak sustur­mayı tercih etti.

Tercih etti ama gençlerin bu direncini kıramadı ve protestoları bastırmada başarılı olamadı.

Üniversite koridorlarında başlayan bu direniş, dalga dalga Almatı’nın sokaklarına yayıldı.

Kolluk güçleri ve kızıl ordu güçleri ile kazak gençleri arsında yer yer çatışmalar yaşanmaya başladı.

Kazak gençleri Komünist Partisi Merkez Binasına girerek, binayı ele geçirdiler.

Daha sonra şehir hapishanesini de ele geçirerek, zindanlara atılan ar­kadaşlarını serbest bıraktılar.

Kısacası gençler, Sovyet yönetiminin hukuksuz uygulamasına başkal­dırmış, yerel yönetim, bu başkal­dırıyı bastıramamıştı.

Fakat  16 Aralık’ı -17 Aralık’a bağlayan ge­ce ve ertesi gün, Moskova yönetimi askeri uçaklarla, başka yerlerden ağır silahlı güçleri Almatı’ya sevketti.

17 Aralık akşamına kadar Kı­zıl Ordu’nun 70 bin kişilik bir birli­ği Kazakistan’a taşınmıştı.

Bu birlik, Almatı sokaklarındaki Kazak genç­lerinin üzerine acımasızca ve do­nanımlı bir ordu ile savaşırcasına ateş açtı.

Pek çok Kazak genci hayatını kaybetti.

Pek çoğu ağır yaralar aldı.

O yıl çok ağır geçen kar ve kış şartların­da, Cumhuriyet alanına toplanmış insanlara, soğuk tazyikli suyla mü­dahale edildi.

Bazı yaralıların, dam­perli araçlarla karlı ve soğuk Aladağların eteklerine taşınarak, o yamaçlar­dan aşağıya döküldüklerini, sabah­lara kadar sert ayazdan dolayı ha­yatını kayıp ettiklerini ifade ediyor­lardı o günün görgü tanıkları.

Res­mi beyanlarda ölen gençlerin sa­yısı her ne kadar 22 olarak veril­miş olsa da, yaşanan olaylar ve gö­rülen ölümler karşısında bu rakam, Kazak halkına hiç inandırıcı gelme­mişti.

SSCB sistemi, dışa kapalı ol­duğu için dünya, bu faciadan sağ­lıklı haber alamıyordu.

Türkiye kamuoyu ise; Jeltoksan olayını, ilk defa 1992’de yapmış ol­duğum çok detay­lı ve çarpıcı bir rö­portajla  öğrenme imkânını bulmuştu.

Türkiye ka­muoyuna gelmişti.

Hiç unutmuyorum, çıkan röportajımız­la ilgili, okuyucuları­mızdan gazetemizin İstanbul merkezine, inanılmaz mesajlar gelmiş, büyük ilgi uyandırmıştı.

Söz konusu röportajda, Jeltoksan olayına katılan ve ülkenin o dönemde  ve daha sonra da en po­püler söz ve ses sa­natçısı Janar Ayja­nova ile yapmıştık.

Üniversiteli kızların ellerinde bal­ta, demir armatör, sopalarla Kızıl Ordu’ya karşı mücadelesini şu halk türküsüyle sesleniyordu:

“Men Ka­zak kızlarına kayran kalam” (Kazak kızlarına hayran kaldım)

İşte Kazak halkının ve Kazakistan’ı bağımsızlığa, SSCB ve Gorboçov’un da sonunu hazırlayan Jeltoksan olayının, yani 16 Aralık ayı­nın diğer bir anlamı bu.

Kazak tarihine “Jeltoksan olayları” adıyla giren bu baş­kaldırıda dökülen kanlar ve verilen canlar, aslında sadece bugünkü Ba­ğımsız Kazakistan Cumhuriyeti’nin meydana gelişini değil, aynı za­manda o dönemde SSCB’nin için­de yer alan bugünün 15 Cumhuriyetinde bağımsızlık günüdür.

İşte Kazakistan’ın 30 yıl bağımsızlık gününü bu açıdan okumak lazım.

1917 Ekim Devrimi, başka bir deyişle Bolşevik İhtilali ile kurulan SSCB, Soğuk savaş sürecinde ABD’nin karşısındaki güç konumunda idi.

1985 yılında Gorbaçov’un ikti­darı sırasında başlayan Glasnost ve Perestroyka ile başlayıp 6 yıl süren reformların ardından 1991 yılının sonunda Sovyet Sosyalist Cumhu­riyetler Birliği resmen dağıldı ve bir­liğe bağlı bazı ülkeler, bağımsızlıkla­rını ilan ettiler.

Birliği oluşturan şim­di bağımsız olan 15 devlet, bir araya gelerek, bağımsızlıklarını ilan ettiler.

Halen devam eden ‘Bağımsız Devletler Topluluğu’ da bu süreçle oluşmuş oldu.

Kardeş Orta Asya Cumhu­riyetleri, bugün 30 yaşında.

Bağımsızlığın ilk 8 yılı olan yokluk sürecini bizzat yaşayan biri olarak, o dönemin yakın tanığıyım.

Bir gazeteci olarak, Nazarbayev’in heyetinde yurtiçi ve dışındaki seyahatlerine yıllarca katılma imkânı olan tek yabancı gazeteciydim. Nazarbayev ile çok yakın ve samimi ilişkilerimiz vardı.

Zaman Kazakistan, ülkede faaliyete başlayan ilk yabancı kurumlardan biridir.

Bu nedenle çok rahatlıkla şunu diyebiliriz, Kazak halkı, Orta Asya’nın yıldız ülkesi olan Kazakistan Cumhuriyeti’nin temelini, kanıyla ve canıyla kurdular.

Bu coğrafya, doğal kay­naklar bakımından eşsiz zenginli­ğinin yüzyıllarca hâkim devletlerin nüfuz mücadelesine sahne olduğu olduğu bir gerçek.

Kimyadaki, periyodik cetveldeki kimyasal elementlerin hemen tamamı, Kazakistan’da çıkıyor.

Zengin petrol ve maden yataklarına sahip.

SSCB’nin tahıl ambarı, kalhoz (çitlikleriyle) et kombinası durumundaydı.

Bu enerji yolu eği­tim gönüllülerinin de açmış olduğu kolejlerde yetişen dinamik bir gele­cekle ve sağlam adımlarla 21. Asra doğru yürüyor.

Peki, Kazakistan Cumhuriyeti’nin 30 yıllık sürecinde Türkiye’nin rolü nedir?

Ne yazık ki, benim de oralarda bulunduğum ilk 10 yıl ve sonrasında Türkiye’nin Orta Asya, dolayısıyla Kazakistan politikası, “Adriyatik’ten Çin Seddi’ne” boş lakırtısından başka, somut bir icraatına şahit olmadık.

Şu anda ise; vatandaşını bu kardeş cumhuriyetlerin yöneticilerine gammazlayan, ispiyonlayan, oralarda büyük emeklerle kurduğu eğitim yuvalarını kapatmak için çabalayan bir  iktidar ve Ankara Diplomasisi(!) var.

Vatandaşını rüşvet karşılığında kaçırtarak, Anadolu’daki zindanlara attıran, işkenceyle kolu ve kanadını kıran, sürekli fitne ve fesat peşinde, türlü kirli tuzaklar hazırlayan bir ‘Türk Dış Politikası’ mevcut.

Son söz: Kazakistan’ın bağımsızlığının 30. yılını gönülden tebrik ediyorum. Vefalı Kazak halkını da yürekten kutluyorum.

Kurucu Devlet Başkanı Nazarbayev’e ve mevcut Başkan Kasım Comart Tokayev’e sağlıklı bir ömür diliyorum.

Zira, bu ülkenin çatışmasız, huzur ve barış içinde dünyada, yıldızı parlayan bir ülkeye çeviren, dirayetli ve mutedil iç ve dış politikasıyla günümüze taşıyan Nursultan Nazarbayev’in, gerçekten kazak halkının üzerinde büyük bir hakkı var.

Ülkenin bugünlere gelmesinde büyük bir emeği var.  e.cansever@zamanaustarlia.com.au

Tags: Adriyatik’ten Çin seddinebağımsızlıkGlasnost ve PerestroykaJeltoksan 16 Aralık 1986 Kazak HalkıKasım Comart TokayevKazakistanNazarbayevSSCB
ShareTweetShare
Plugin Install : Subscribe Push Notification need OneSignal plugin to be installed.

Bu Haberler de İlgini Çekebilir

İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

Şubat 26, 2023
Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Şubat 26, 2023
Kızılay, deprem sonrası AHBAP’a 46 milyon TL’lik çadır satmış

Kızılay, deprem sonrası AHBAP’a 46 milyon TL’lik çadır satmış

Şubat 26, 2023
Gergerlioğlu,Sydney’deki BM toplantısından dünyaya seslendi: Bırakın hukuk devletini, devlet bile yok

Gergerlioğlu,Sydney’deki BM toplantısından dünyaya seslendi: Bırakın hukuk devletini, devlet bile yok

Şubat 26, 2023
Fenerbahçe tezahüratı: Yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan!

Fenerbahçe tezahüratı: Yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan!

Şubat 26, 2023
Nurdağı’nda binaları yıkılan AKP’li müteahhit Yunus Kaya tutuklandı

Nurdağı’nda binaları yıkılan AKP’li müteahhit Yunus Kaya tutuklandı

Şubat 25, 2023
Daha Fazla Haber
İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

İşte biz buna siyasal islamcı devlet aklı diyoruz…Kızılay’ına bak Devletini tanı

Şubat 26, 2023
Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Kızılay’ın CEO’su Deniz Feneri’nden yargılandı, beraate ilk tebrik SADAT kurumundan geldi

Şubat 26, 2023
Kızılay, deprem sonrası AHBAP’a 46 milyon TL’lik çadır satmış

Kızılay, deprem sonrası AHBAP’a 46 milyon TL’lik çadır satmış

Şubat 26, 2023
Gergerlioğlu,Sydney’deki BM toplantısından dünyaya seslendi: Bırakın hukuk devletini, devlet bile yok

Gergerlioğlu,Sydney’deki BM toplantısından dünyaya seslendi: Bırakın hukuk devletini, devlet bile yok

Şubat 26, 2023
Fenerbahçe tezahüratı: Yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan!

Fenerbahçe tezahüratı: Yalan yalan yalan, dolan dolan dolan, 20 sene oldu istifa ulan!

Şubat 26, 2023
Nurdağı’nda binaları yıkılan AKP’li müteahhit Yunus Kaya tutuklandı

Nurdağı’nda binaları yıkılan AKP’li müteahhit Yunus Kaya tutuklandı

Şubat 25, 2023

İletişim

info@zamanaustralia.com.au australiazaman@hotmail.com

Sydney Ofisi telefonu

+61 02 96496006

27 Queen Street Auburn NSW 2144 Australia

 

 

 

AVUSTRALYA REHBERİ

 

    • Yurtdışında yaşam şartları ve göçmen alan 8 ülke
    • Ücretsiz tercüme hizmetinden nasıl faydalanabilirim?
    • Avustralya Hakkında Genel Bilgi
    • Avustralya’daki Kutsal Kaya: Uluru
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Yazarlar
  • Dünya
  • Politika
  • Ekonomi
  • Röportaj
  • Spor
  • Zulüm Günlüğü
  • Video Haberler
  • Diğer
  • EN

No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Gündem
  • Yazarlar
  • Dünya
  • Politika
  • Ekonomi
  • Röportaj
  • Spor
  • Zulüm Günlüğü
  • Video Haberler
  • Diğer
    • Uzak Doğu
    • Avrasya
    • Avrupa
    • Amerika
    • Ailem
    • Teknoloji
    • Konuk Yorum
  • EN

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist