Genel seçime sayılı günler kala AKP içindeki, ‘yeni oluşum’ çalışmaları hızlandı, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün şimdilik örtülü destek verdiği oluşum, yeni bir partinin çatışı altında siyaset yapılmasının daha doğru olacağı görüşünde birleşti.
Bu kararda, AKP isminin “yolsuzluk ve usulsüzlük” iddiaları ile çok yıpranmış olması etkili oldu. Taraf Gazetesi’nin haberine göre, 11. Cumhurbaşkanı Gül’ün yakın çevresine, bu konundaki endişelerini dile getirerek, “Bu pislik kolay kolay aklanmaz” yorumunda bulunduğu öğrenildi. Gül, tekrar Cumhurbaşkanı seçilmek istiyor. Başbakanlık görevi içinse Ali Babacan‘ı düşünüyor. Yani Davutoğlu, Gül’ün ekibinden dışlandı. Bu nedenle Başbakan Ahmet Davutoğlu, Saray‘ın ekibinin içine girmek zorunda kaldı.
DAVUTOĞLU GÜL’Ü NİYE ELEŞTİRDİ
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Ankara katliamının ardından HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ı arayarak taziyelerini bildiren 11. Cumhurbaşkanı Gül’ü “ağır bir şekilde” eleştirmesi kafalarda soru işaretlerine yol açtı. Özellikle düne kadar Gül’ün yanında yer aldığı için bir çok eleştiri alan Başbakan Davutoğlu’nun U dönüşü gözlerin AKP içindeki hesaplara çevrilmesine yol açtı. Taraf’ın AKPkaynaklarından edindiği bilgiye göre, AKP içindeki iktidar kavgası gizliden gizliye hız kazandı. Davutoğlu, hem Saray‘a hem de Gül’e yakınmış gibi hareket ettiği için Gül ve ekibi tarafından çizildi. Şu anda Gül ekibinin yeni Başbakan adayı, Ali Babacan oldu. Bu gelişme üzerine Davutoğlu da, koltuğu kaybetme telaşına düştü. Ve Saray‘a yakın durarak, koltuğunu korumayı amaçlıyor. Davutoğlu’nun, Gül’e yönelik eleştirileri parti içinde, “Saray‘a selam” olarak nitelendirildi.
1 Kasım seçimleri için hazırlanan milletvekili listelerinde yer almayan üç dönemliklerin neredeyse tamamı, Gül’ün çevresinde toplandı.
Gül ve ekibi, daha önceden parti içinde kalarak mücadele edilmesi gerektiğim düşünüyordu. Ancak son dönemde yaşananlar yeni oluşumun kararlarım gözden geçirmesine neden oldu. Yeni oluşumcular, kendilerini AK Parti’li olarak nitelendiriliyor. Şu anda partinin yönetiminde olanlara ise “AKP”li ismi verildi. Sohbet toplantılarında bile, “O AKP‘li”, “O AK Parti’li” sıfatları kullanılıyor. Dolayısıyla parti içinde şu anda “AKP’li mi, AK Partili mi» kavgası yaşanıyor. Bu kavga çerçevesinde yapılan değerlendirmelerde AKP isminin çok yıprandığı konusunda görüş birliğine varıldı. Ve yeni oluşumun bir başka isim altında faaliyet göstermesinin daha doğru olacağı kararlaştırıldı. Planda bir değişiklik olmazsa, 1 Kasım seçimlerinin ardından Gül’ün örtülü destek vereceği “AK Partili”ler ile yeni bir isim altında siyaset yapılacak. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin de, dile getirdiği 5. parti bu şekilde oluşacak.
“ANAP GİBİ OLDUK”
AKP Hükümetleri döneminde uzun süre bakanlık yapan Nihat Ergün’ün, Saray‘a yönelik sözleri, kapalı kapılar ardında yapılan eleştirilerin bir anlamda su yüzüne çıkmasına neden oldu. AKP yönetiminde özellikle Gül ekibinde, AKP‘nin isminin de ANAP gibi son dönemde yolsuzluk ve usulsüzlüklerle anıldığı görüşü dile getiriliyor. Ve hatta Cumhurbaşkanı Gül’ün yakın çevresine bu iddialar nedeniyle, “Bu pislik kolay kolay aklanmaz” yorumunda bulunduğu öne sürüldü. Bu nedenle yeni bir parti ismi altında siyaset yapılmasının daha doğru olacağı düşünüldü.
CUMHURBAŞKANLIĞINI İSTİYOR
Gül ve ekibinin hesapları içinde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu yer almıyor. AKP kulislerinde dolaşan bilgilere göre, orta vadede bir koalisyon hükümeti kurulacak. Bu hükümetin Başbakan’ı, Ali Babacan gibi uluslar arası arenada ve iş dünyasında kabul görmüş bir isim olacak. Abdullah Gülise bir koalisyon hükümetinin Başbakanı olmak istemiyor. Onun yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından 13. Cumhurbaşkanı olmayı planlıyor. YaniAKP içindeki yeni oluşumun hesabında, Gül’ün yeniden Cumhurbaşkanı olması ve Babacan gibi bir ismin Başbakanlığı’nda koalisyon hükümetinin kurulmasını içeriyor. Koalisyon hükümetinde ise “Yeni AKP“, “CHP” ve “MHP”nin yer alabileceği hesapları yapılıyor.