Kaynak Holding’e ait şirketlere hukuksuz kayyım atanmasına muhalefet sert tepki gösterdi. İktidarın, hukuku eğip bükerek, yolsuzluk ve rüşvetin üzerini örtmek için kişisel kin ve nefretle ülkeyi yaktığını belirten muhalefet, kayyımların atanma sebebinin ise söz konusu şirketlerin içini boşaltmak olduğunu belirtiyor. İktidar, Koza İpek Grubu’nun ardından Kaynak Holding bünyesindeki 19 şirket, 1 dernek ve 1 vakfa mesnetsiz ve hiçbir hukuki dayanağı olmayan gerekçelerle 7 kayyım atadı. Proje mahkemeler olarak bilinen sulh ceza hakimlikleri eliyle yapılan atamalara muhalefet parti temsilcileri ve siyasetin önemli isimleri tepki gösterdi. CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem, Koza İpek Holding’in ardından Kaynak Holding’e de savcılık kararıyla kayyım atanmasının, bu şirketlerin içini boşaltmayı amaçladığını söyledi. Hükümetin bir teamüle dönüştürdüğü kayyım uygulamasıyla tüm muhalif şirket ve medya kuruluşlarında bu yaklaşımı sergileyebileceğini belirtti. İpek Koza Grubu’na atanan kayyımların icraatlarının ortaya çıkmasıyla asıl amacın da anlaşıldığını anlatan Erdem, “Atanan kayyımlar aylık 790 bin TL maaş alıyor. Gazetenin tirajı ise 3 binlere düşmüş. ‘Batan geminin malları bunlar’ diye dalmış arkadaşlar. Kayyım atamaları bir geleneğe dönüştü. Amaçları, bu şirketleri batırmak ve minimal düzeye çekmek. Hırsızlığı geleneğe dönüştüren bir partinin kayyımları da hırsızlık yapıyor.” dedi.
DİKTATÖRLÜKLER BÖYLE GELİYOR
Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ise kayyımların bir kurumun daha iyi işlemesi amacıyla atandığını ancak bugün yapılanın bunun tam tersi olduğunu belirtti. Günay, “Kayyımlar kurumu batırmak amacıyla hareket ediyor. Bunlar gelecekte hem hukuki hem cezai sorumluluklar doğuracak olan suçtur.” diye konuştu. İktidarın, sulh ceza hâkimlikleri eliyle istediği kararı çıkarttığını belirten Günay, toplumun büyük kesiminin yapılan haksızlıklar karşısında susmayı tercih ettiğini kaydetti. Günay, “Susuyorlar ama bu hukuksuzluklar kendi başlarına geldiği zaman itiraz edecek kimse kalmadığını görecekler. Ülkelere diktatörlükler, faşizm böyle geliyor.” dedi.
KAYYIMLARA 100’ER BİN TL MAAŞ VERİRSENİZ O ŞİRKET ZATEN BATAR!
CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı da Kaynak Holding’e kayyım atanmasına tepkisini, “Hukuk kullanılarak bazı haksızlıklar yapılıyor.” sözleriyle gösterdi. Şirketlerde zaman zaman problemler olabileceğini ve hukuk çerçevesinde kayyımların atanabileceğini anlatan Atıcı, “Ancak bir kayyım ataması yapıldığı zaman bunun arkasında bir siyasi hesaplaşma, bunun arkasında bir intikam alma dürtüsü varsa en tehlikeli şey budur.” diye konuştu. Kaynak’a atanan kayyımların 100’er bin lira maaş alacağının hatırlatılması üzerine ise Atıcı, “Bu kayyımların AKP ile bağlantıları nelerdir? Daha önce Bugün gazetesi, televizyonu ve Kanaltürk’e de kayyım ataması yapılmıştı. O zaman incelendiğinde AKP ilçe başkanları ve AKP milletvekilleriyle çeşitli ilişkiler içerisinde olan kayyım heyetlerini maalesef gördük. Bunlar adeta mesleği kayyım haline gelmiş insanlar haline geldiler. Hangi şirket batırılacak, hop kayyıma verelim; çünkü ayda 100 bin lira parayı verdiğimde zaten bu şirket batacaktır! Bu düzenin adı diktatörlük bile değildir. Bu sistem diktatörlükten daha aşağı, daha çukurda ve ne insana ne de insanlığa yakışan bir sistemdir. Bu sistemin adına AKP sistemi diyoruz.” ifadelerini kullandı.
CEM TOKER: UTANIYORUM ARTIK!
LDP Genel Başkanı Cem Toker, yaşananların kendisini utandırdığını belirtti. Toker, “Ortaçağ zihniyetiyle cadı avı yapılıyor. Hukuk kalmadı. Kişisel kinlerini tatmin etmek için ülkeyi yakıyorlar. Utanıyorum artık. Millet uyanmalı. Evlerimize kadar gelecekler.” dedi. BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır da hükümete hukuk uyarısında bulundu. Çayır, “Hükümet hukuksuzluğu devam ettiriyor. Makul şüpheyle kimsenin malına el konulamaz, gözdağı verilemez. ‘Yüzde 49 oy aldım millet benim yaptıklarımı onaylayacaktır’ anlamı çıkmamalıdır. Ülkeyi açık hapishaneye çevirmenin bir anlamı yok. Mahkemesi açılmamış, iddianamesi çıkmamış bir durumdan bahsediyoruz. Oy çokluğuyla yaptıklarına zemin oluştuğuna inanıyorlar. Bu yanlış.” diye konuştu.
SERBEST PİYASA EKONOMİSİNİN YERİNİ ‘GASP’ EKONOMİSİ ALDI!
Eski Devlet Bakanı ve eski MHP Milletvekili Gürcan Dağdaş ise tepkisini, “Dün İpek-Koza, bugün Kaynak holding, yarın bir başka şirket, devlet maskesini takmış gaspçılar tarafından ele geçirilmeye çalışılıyor. Serbest piyasa ekonomisi, serbest gasp ekonomisi düzenine dönüşmüştür. Baş kayyum bu şekilde kayyum bayilikleri oluşturuyor. Baş kayyumcunun anlamadığı bir şey var ki bu hal çok övündüğü IMF’yi kovdum sözünü yalamasına sebep olacak ve yazık ki, Türkiye’yi yeniden IMF’nin kucağına oturtacaktır.” sözleriyle dile getirdi.