2000 yıllarının son çeyreğindeydik. Amerika diyalog tecrübemizi paylaşmak üzere bir dizi seminer için arkadaşlarla birlikte Almanya’daydık. Akşamları sağolsun oradaki arkadaşlar...

  2000 yılından bu yana yurt dışında yıl sonlarında hiç aksatmadığımız faaliyetlerden biridir kamplar. Kimi zaman otellerde, kimi zaman yazlık/kışlık kamp...

  Dün Twitter’da timelineımı Ahmet Davutoğlu’nun “Hocaefendi demedim, ben ne dediğimi bilmez miyim?” cümleleri ile tarihe mal olan sözleri gün boyu meşgul...

  Gelecek projeksiyonu yazı dizisinin benim ilgi alanıma giren ve bana göre en önemli boyutlarından biri olan kısmına geldik; kurumsal din....

Bugün sabahleyin uyandığımda birisinin Twitter’da retweet yapması neticesi gördüm Nedim Şener denilen müfterinin yazısını. İki şey aklıma geldi. Birincisi, istihbarat...

AHMET KURUCAN-TR724. “İlhan’a göre cezaevleri, dört duvarın bile tutsak olduğu yerler. İnsan, duvarların utandığı mahzende yalnız olmadığını, ancak kendisini arayıp...

İki hafta önce KHK ile işlerinden atılan 3-4 yıl sonra da iade edilen kişilerin birikmiş mali ve sosyal haklarının verilmesi...

5 yılı aşkın süredir Türkiye ile sık dokulu bir münasebetim yok. Zamanın ruhuna aykırı hareket edip benimle arasına mesafe koymayan...

Geçtiğimiz ay üç yazı kaleme aldım üst üste. “Hayat neşemizi çaldılar” dedim önce. Ardından ama “Hayat ümidimizi çalamadılar,” diye ilave ettim. Üçüncü yazım...

  Üç haftalık bir aradan sonra maslahat serisine söz verdiğimiz değerlendirme yazısı ile son verelim. Maslahat hakkında son iki yazı...